Matematik
Hayattır
Matematik, tüm dersler arasında en
kolay olan derstir. Matematik, diğer derslerden daha eğlencelidir. Her okulda,
her yerde kurallar aynıdır. Zamana mekana göre değişmez. Çok zeki olmakta
gerekmez. Zaman ayıran, severek uğraşan herkes, ama herkes, matematik
öğrenebilir.
En az sevilen derste matematiktir.
Matematik, başaramayınca övünülen derstir.
Ancak.
Okulda matematikten korkan,
sevmediğini söyleyen birçok kişi hayatlarının her anında matematikle yatıp
kalkar da, bundan haberi bile olmaz.
Bir marangoz, matematik bilmeden
hiç bir iş yapamaz. Geometri onun her anında yanındadır. Sürekli açılarla
uğraşır. Yeni bir müşterisi bir dolap için fiyat istediğinde, hemen ne kadar
malzeme gideceğini, işin kaç gün süreceğini hesaplar. Oysa okulda geometriyi ve
işçi problemlerini hiç anlamamıştır.
Plastik doğramacı, demirci de
marangozdan farksızdır.
Bir camcı, eğer matematik bilmese,
hiç doğru cam ya da ayna kesemez. Oysa öyle bir ölçü alır ki, tam da o
çerçeveye uygun camı bir kere de keser.
Neredeyse tüm meslekler malzeme ve
zaman hesabı yaparlar.
Bir işyerinde satacağı ürünün ne
kadar kar eklenerek satılacağı hesabını yapmayan var mı?
Bir ayakkabı alırken değişik
mağazaların fiyatları karşılaştırmıyor muyuz? Hangisi daha ucuz ise ondan
almıyor muyuz? Aslında yaptığımız iki sayının büyük, küçük sıralamasıdır. Hani
> ve < gibi işaratlerle öğreniyoruz.
Bu işleri yaparken hep matematik
kullanırız.
Taban aritmetiği öğreniriz. Ama
çoğumuz bir işe yaramadığını düşünürüz. Günlük hayatta 10 luk sayı sistemi
kullanıyoruz. Bir pazarda ya da markette aldıklarımızın adet ve tutarı 10 luk
tabandadır.
Bilgisayar programcıları 2 lik ve
16 lık sistemlerini de kullanırlar.
Arabası olanlar sürekli ne kadar
yakıt yaktıklarını hesaplar. Ne kadar yakıt aldım? Ne kadar yol yaptım?
Kilometrede ne kadar yakıyor? Sürekli bunları hesaplayan birçok insan var. Ama
okulda matematiği sevmediler. Matematiğin zor olduğunu düşündüler.
Televizyonlar ve Gazeteler sürekli
anketler yayınlar. Sonuçlarını merakla okuyoruz. Matematik dersinde istatistik
konusunu hiç sevmemiştik. Grafikler anlamsızdı.
Bir kimyager, sıvı temizlik ürünü
ya da kolonya yaparken sıvıları karıştırır. Hangi oranda karıştıracağını
hesaplar. Okulda karışım problemlerini sevmemiştir.
Birçoğumuz sporla ilgilenir. Hatta birçoğumuz
spor denilince futboldan başka bir spor da bilmez. Tur atlamak için kimin ne
sonuçlar alması olasılığını hesaplar, takımının tur atlayacağı olasılıklarını
listeler. Matematik dersinde olasılık hesaplarını sevmemiştir.
Bir kahvehane ya da kafe sahibi, 1
bardak çayı, 1 fincan kahveyi ne kadar fiyatla satacağını hesaplar. Bir kutu
çay ne kadar? Bir bardak çayın kendisine maliyeti nedir? Okulda matematik
dersinde istese de başarılı olamamıştır.
Tatile çıkanlar nereye giderlerse
daha uzun ve daha ucuz tatil yapacaklarını hesaplarlar.
Zeytin yetiştiren bir köylümüz ne kadar zeytin topladığını, ne kadar zeytinyağı çıkaracağını hesaplar?
Zeytin yetiştiren bir köylümüz ne kadar zeytin topladığını, ne kadar zeytinyağı çıkaracağını hesaplar?
Çevrenizde matematik kullanmayan
insan yoktur. Herkes her an matematik kullanır.
Her an herkesin yaptığı başka ne var? Nefes almak. Matematik oksijen gibidir.
Matematiği hepimiz biliyoruz, kullanıyoruz.
Hem de sevmediğimiz, korktuğumuz matematik dersinden öğrendiklerimizle nefes alıyoruz.
Her an herkesin yaptığı başka ne var? Nefes almak. Matematik oksijen gibidir.
Matematiği hepimiz biliyoruz, kullanıyoruz.
Hem de sevmediğimiz, korktuğumuz matematik dersinden öğrendiklerimizle nefes alıyoruz.
İnsana bu kadar korktuğu, hiç
sevmediği başka hiç bir şey matematik kadar yararlı değildir.
Matematik okuldaki ders değildir.
Matematik hayattır. Yaşamın ta kendisidir.
Matematik, aklın dilidir!
ALINTIDIR...
Matematik hayattır. Yaşamın ta kendisidir.
Matematik, aklın dilidir!
ALINTIDIR...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetlenerek en kısa sürede yayınlanacaktır.